Tekil mesaj gösterimi
Alt , 00:42   #1
Çevrimiçi
Hunie
Mazikeen - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir.
Ünlem2 İnsanlar Güney Amerika’nın Güneyine 14.500 Yıl Önce Ulaşmış

İnsanlar Güney Amerika’nın Güneyine 14.500 Yıl Önce Ulaşmış

Amerika kıtalarındaki yerli halklar birçok kez birbirinden ayrılmış ve bu da önemli genetik çeşitlilik kayıplarına yol açmış.
Andlarda yaşayan insanların törenleri. C: PixabaySon buzul çağı sırasında, Asya’dan Bering Kara Köprüsü üzerinden geçen insanlar Amerika kıtaları boyunca ilerlerken üç büyük nüfus ayrımı yaşadı. Bu yolculuk, yeni bir genetik analizle ortaya kondu. Araştırma ekibi bu süreci, “Afrika’dan çıkıştan sonra en uzun insan göçü” olarak tanımlıyor. Bu yolculuk sonunda bir grup insan, 14.500 yıl önce Patagonya’ya yerleşti.
Science dergisinde yayımlanan çalışmada, uluslararası bir ekip, 139 farklı etnik gruba ait 1.537 insan genomunu analiz ederek Amerika’daki en erken insanların genetik özelliklerini belirledi.
“Birçok yerli nüfus küçük ve genetik açıdan benzersiz” diyor çalışmanın ortak yazarı, Singapur’daki Nanyang Teknoloji Üniversitesi’nde nüfus genom bilimi profesörü olan Hie Lim Kim. “Çalışmamızın temel bulgularından biri, bu grupların son derece düşük genetik çeşitliliğe sahip olmaları.”
“Bu tahminimiz, Patagonya’daki arkeolojik kayıtlarla oldukça uyumlu” diyor Kim. Bu kayıtlar, kıtanın en güney noktalarında 14.500 yıl önce insanların yaşadığını gösteriyor. “Farklı bölgelere yerleştikten sonra popülasyonlar arasında genetik farkların birikmesi zaman alır” diye açıklıyor.
Araştırma ekibinin bulduğu önemli bir kayıp, insan lökosit antijen (HLA) genlerindeki çeşitlilikti. HLA genlerinin yüksek çeşitliliği, bağışıklık sistemi sağlığı açısından kritik öneme sahip. Önceki çalışmalar, Güneydoğu Asya gibi çok sayıda hastalık yapıcı organizmanın bulunduğu bölgelerde HLA çeşitliliğinin yüksek olduğunu göstermişti. Ancak Güney Amerika’daki yerli halkların genomlarında HLA genlerinin çeşitliliğinin önemli ölçüde düşük olduğu görüldü; bu da bu insanların yeni patojenlere karşı daha savunmasız olmasına yol açmış olabilir, diyor Kim.
Araştırmacılar çalışmalarında, çağdaş yerli halkların özel tıbbi ihtiyaçlarına dikkat çekmeyi amaçladıklarını belirtiyor. Çünkü bazı gruplarda, ilaçlara olumsuz tepkiler gibi sorunlarla ilişkilendirilen gen varyantları bulunabiliyor.
“Mevcut ilaçların çoğu, genellikle yerli halklar hariç tutularak Avrupa kökenli popülasyonlar üzerinde yapılan çalışmalarla geliştirildi” diyor Kim. “Bu grupların özgün genetik profillerini dikkate alan özel sağlık hizmetleri ve hastalık önleme stratejileri sunmak çok önemli.”


Arkeofili


  Alıntı