
Yetersiz Uyarılma
Yetersiz uyarılma, uyarıcıların duyum eşiğini geçememesi ya da uyarıcıların organizmayı normal şiddet ve sürenin altında etkilemesi durumudur. Uyarımın meydana gelmesi için uyarıcıların, duyum eşiğinin alt sınırını geçmesi gerekir. Eğer duyum eşiğini geçmezse uyarılma yetersiz olur ve duyum meydana gelmez.
Organizmanın belirli bir sürede alışık olduğu toplam uyarıcı miktarı azaldığı zaman da yetersiz uyarılma söz konusu olur. Yetersiz uyarılan organizma bu durumdan rahatsız olur ve uyarım arayışına girer. Bütün gün evde yalnız başına oturan bir insan, televizyonda kendisini hiç ilgilendirmeyen programlan bile izler.
Yetersiz uyarılma, uzun sürdüğünde organizma çevresine uyumda zorlanır. Algılama bozuklukları ortaya çıkar. Sanrılar (halüsinasyon) başlar ve davranış bozuklukları ortaya çıkar. Zihinsel işlevlerde gerileme görülür.
Aşırı Uyarılma
Aşırı uyarılma, uyarıcının şiddeti ve toplam uyarıcının miktarına bağlı olarak ortaya çıkar. İç ve dış uyarıcıların organizmayı normal şiddet ve sürenin üstünde etkilemesine aşırı uyarılma denir. Organizmanın normal etkinlikte bulunması için gereken miktardan çok uyarım alması demektir.
Sürekli ve şiddetli uyarıcılar (kuvvetli bir ışık, yüksek ısı ya da gürültü, aşırı açlık, susuzluk ya da ağrılar vb.) aşırı uyarılmaya neden olur. Aşırı uyarılma organizmayı rahatsız eden bir durumdur. Organizmada önce
huzursuzluk ve gerginlik görülür. Bu durum devam ederse davranış bozuklukları ya da psikosomatik hastalıklar ortaya çıkar .Hatta organizmanın yaşamı tehlikeye girer.