Yanıt: Eski Dünya'nın Ölümü| Albatros
Bir kaç gün önce İngiltere ve ABD Dışişleri Bakanları tarihi bir ortak ziyaretle Ukrayna'nın başkenti Kiev'de bir araya geldi.
Toplantının ana başlığı Ukrayna'ya verilecek balistik füzelerin Rusya içlerine saldırı için kullanılmasına yeşil ışık yakılmasıydı.
Bu insanlarda zerre devlet aklı ve sorumluluk bilinci kalmadı mı sorusunu şahsen ben artık sormuyorum.
Zaten onlar sahiplerine karşı bu kadar şuursuz itaatleri nedeniyle o mevkilere getirildiler.
Toplantıya Moskova'nın yanıtı direkt Putin'in kendisinden geldi.
Putin çok net bir şekilde "Ukrayna'nın uzun menzilli füzelerle Rusya'yı hedef alması Nato ile savaş demektir" açıklamasında bulundu.
Gelinen noktada Ukrayna'nın kaybettiği toprakları geri kazanması mümkün değil. Zaten son bir çırpınışla Rus sınırlarını geçtiğinde Ukrayna içinden de, Batıda hala aklı başında olan bazı isimlerden de bu "bir intihar, ne orda tutunmak mümkün ne de bu harekat nedeniyle diğer cephede hızlanacak Rus birliklerinin önünü kesmek mümkün" sesleri çok yükselmişti. Nitekim bugün Rusya bi yandan cephede ilerleyişini hızlandırıyor, diğer yandan cephe arkasındaki "yeni bölgelerde" Rus devlet bankaları 48. şubesinin açılışını yapıyor.
Ukrayna önümüzdeki kışın çok zor geçeceğinin de farkında. Bu nedenle masaya oturmaya direnecek durumda değil. Öte yandan iştahı bi nebze kesilmiş olan Rusya'nın da daha fazla ilerlemek yerine ele geçirdiği topraklarla şimdilik yetinmesi ve masaya oturmaya ikna edilmesi mümkün. Yani taraflar açısından burda bir ortak nokta oluşuyor. Fakat sorun Ukrayna'yı yeni sınırlarıyla Nato'ya dahil etmenin açık açık dillendirilmesi. Bunun ima edildiği bir masada Rusya'yı barışa ikna etmek asla mümkün değil. Korkutucu olan ise bu masa en yakın zamanda kurulmazsa savaş balistik füzeler üzerinden Rusya'nın içine taşınacak ve böyle bir durumda Putin'in parmağının taktik nükleer silah düğmelerine gidip gitmeyeceği ilk kez test edilecek.
Ağaç şeklinde
