
BORÇLU TARAFINDAN İFA
Borcun bizzat borçlu tarafından ifasında alacaklının yararı varsa, borç üçüncü bir şahıs tarafından yerine getirilemez. Borçlu borcunu bizzat ifaya mecburdur. Alacaklı bu durumda üçüncü şahsın ifa önerisini reddedebilir. Borçlunun bilgisinin, yetenek ve karakterlerinin alacaklı yönünden önem taşıdığı hallerde, özellikle hizmet, vekalet, adi ortaklık sözleşmelerinde kural olarak borçlu borcunu bizzat ifa ile yükümlüdür. Yardımcı şahısların borçlunun yönetimi altında çalışması, edimin niteliğine göre borcun bizzat borçlu tarafından ifasını isteyemez.
Yapılacak sözleşmede tamamen veya kısmen üçüncü bir şahsın tarafından ifası kabul edilebilir. Bu takdirde alacaklı, yararlı bulunduğunu ileri sürerek borcun bizzat borçlu tarafından ifasını isteyemez.
ÜÇÜNCÜ ŞAHIS TARAFINDAN İFA
Bizzat borçlu tarafından ifada alacaklının yararı yoksa veya olsa dahi, sözleşmede borcun üçüncü bir kişi tarafından da yerine getirilebileceği öngörülmüşse, borcu üçüncü şahıs ifa edebilir.
Üçüncü şahıs tarafından ifası mümkün olan borçlarda,alacaklı üçüncü şahıs tarafından yapılan ifayı kabule mecburdur. Alacaklı ifayı reddettiği takdirde borçluya karşı mütemerrit durumuna düşer. Alacaklı borçlunun karşı çıkmasına rağmen üçüncü şahıs tarafından yapılan ifayı kabul edebilir ve bu halde de borç sona erer. İfayı kabul etmeyen alacaklı mütemerrit duruma düşmez.
Üçüncü şahıs temsil yetkisine dayanarak edimi yerine getirmiş olabileceği gibi temsil yetkisi olmadan da bağışlama veya ifanın borçlunun yararına olacağı düşüncesiyle onun namına ve hesabına hareket etmiş olabilir. Bu durumda da borç sona erecektir.
Borçlu ile ifada bulunan üçüncü şahıs arasındaki hukuki ilişki, sözleşmeye göre belirlenir. Böyle bir sözleşme yoksa veya borçlu kendisini temsilen yapılan ifaya icazet vermeyi reddederse vekaleti olmadan başkası hesabına tasarrufa ilişkin hükümler uygulanır.
Üçüncü şahıs bağışlama yoluyla borcu ifa etmişse ifadan sonra borçludan bir talepte bulunamaz.
ALACAĞIN ÜÇÜNCÜ ŞAHSA GEÇMESİ
Aşağıdaki durumlarda edimin yerine getirilmesi borcu sona erdirmez, alacağın ödemede bulunan üçüncü şahsa geçmesi sonucunu doğurur:
- Üçüncü şahıs borcu hesabına bir ifada bulunma yerine, alacaklıyı tatmin ederek alacağı devredebilir.
- Üçüncü şahıs başkasının borcu için rehin edilmiş olan, ayni hakka sahip olduğu taşınır veya taşınmaz malı rehinden kurtarmak için alacaklıya ödemede bulunursa, ödediği miktarla sınırlı olarak alacaklının yerine geçer.
- Borçlu ödemeden önce veya ödeme anında alacaklıya borcu ödeyen üçüncü şahsın ona halef olacağını bildirirse ödeme ile borç sona ermez sadece üçüncü şahsa geçer.
NOT: İkinci ve üçüncü durumlarda edimin yerine getirilmesiyle borç sona ermez,alacak borcunu ödeyen üçüncü şahsa geçer.
Kural olarak ifanın alacaklıya yapılmış olması gerekir. Borçlu alacaklının alacağı tahsile yetkili temsilcisine de borcu ifa edebilir ve bu halde de borç sona erer. Alacağı tahsil yetkisi özel olarak verilmelidir. Alacağı tahsile yetkili kimseye ifada bulunmak borçlu için sadece bir olanak değil aynı zamanda yükümlülüktür. İfa talebini yerine getirmeyen borçlu kural olarak alacaklıya karşı mütemerrit duruma düşer.
Alacaklının şahsında bir değişiklik olmuşsa ifa yeni alacaklıya yapılmalıdır. Başka bir şahsa yapılan ifa ile borçlu borcundan kurtulmaz,borcun yeniden ifası gerekir. Borçlunun iyi niyetli olması veya ifada bulunacağı kişide hata yapması hukuki sonucu değiştirmez.
ÜÇÜNCÜ ŞAHSA İFA
Yasada öngörülen bazı istisnai hallerde borcun üçüncü şahsa ifa zorunluluğu vardır. Bu gibi özel durumlarda alacaklıya ifa borçluyu borcundan kurtarmaz. (Örneğin MK 198)















Ağaç şeklinde